Tuesday, August 25, 2009

Yıldız Kayması


Özellikle yaz akşamları rüzgarlı gecelerde pırıl pırıl, güzel kokulu bir hava oluşur. İnsan böyle bir havayı içine doldurmak için bir değil on tane ciğeri olsun ister. Gökyüzü olağanüstü cazibesini bu tür açık havalarda bütün cömertliğiyle sergiler. Öylece, büyülenmiş bir şekilde göklere bakarken parlak bir çizgi görür insan, saniyelik bir olaydır bu. Bir yıldız kaymıştır, insanı heyecanlandıran, kalbini uykudan uyandıran bir görüntüdür bu; parlak çizgi uzun sürerse heyecan daha da artar. Yıldızlar göklere ateşten ve ışıktan imzalarını atarlar!..


Elbette bu kayan şey yıldız dediğimiz güneşlerden biri değil bir göktaşıdır. Uzayın serserileridir onlar; dünyaya caka satarken bir anda ne olduklarını anlayamayıp dünyanın çekim alanına girerler ve atmosferde müthiş bir hızda yol almaya başlarlar. Yol alırken de yanmaktadırlar. Yanıp kül olanlara meteor denir; yanmaya direnip dünyaya ulaşmayı başaranlar ise meteoritlerdir. Yani bir gün yakınınıza ya da kafanıza uzaydan bir şey düşerse bu meteor değil bir meteorittir!.. Zaten onun meteorit olduğunu anlamaya zamanınız da kalmaz!.. Meteorlar ise kül halinde sürekli olarak kafamıza yağarlar, sanki birileri yukarıda mangal yapıp küllerini savurmaktadır.

Bu enfes doğa olayının en güzel yanı böyle bir şey görünce bir dilek tutmaktır. Bir inanca göre kayıp ölmekte olan yıldız kendisinden bir istekte bulunanın isteğini ölmeden önce yerine getirecektir!.. Hoş bir masaldır bu. Bu dileğin gerçekleşme şartlarından biri de onu kimseye söylememektedir.

Yazın deniz kenarındaki kumsallara uzanıp, dalgaların kıyıya vururkenki sesleri eşliğinde gecenin karanlığında biraz sabır gösterenler yıldız kayması dediğimiz harika olaya mutlaka tanık olurlar. Türkiye'de gökyüzü yaz aylarında çoğu kez berraktır ve bu açıdan çok şanslı bir ülkede yaşadığımızı da bilmemiz gerekir. Yazı yağmurlu geçen ya da gökleri genellikle bulutumsu olan, evreni, yukarıdaki kainatı net bir şekilde görmeyen ülkeler çok önemli bir şeyi, yücelerdeki eşsiz tabloyu izlemeyi kaçırırlar ve sırf bu yüzden manevi ve sanatsal açıdan çok fakirleşirler.

Yıldız kayması çok ani olduğu için insan hemen bir dilek tutmak zorunda hisseder kendisini. Bu bir tür oyundur; yaşam bu tür oyunlar olmadan çok tatsız tuzsuz olur. Hemen bir dilek tutmak ise hiç kolay olmaz, çünkü birkaç dilek aynı anda insanın aklına gelir; hangisini tercih etmemiz gerektiğine hemen karar veremeyiz; dileği önceden düşünmüş olmak işi kolaylaştırır. Bu romantik oyunu insan kışın oynayamaz; o yüzden yaz ayları bu tür oyunlar için idealdir.

Yaşamımız boyunca nice yıldızlar kayar; yok oluşların ışıktan çığlıklarıdırlar onlar.

Mehmet Murat ildan

No comments:

Post a Comment