Wednesday, September 9, 2009

Çay Nasıl Demlenir?


Çay için üç şeyin bir araya gelmesi gereklidir: Su, çay ve çay takımı! Önce sudan bahsedelim. Suyun sert ve kireçli olmaması gerekir, çünkü kireçli su aromayı tutsak eder. İçinde klor ve flüor gibi katkı maddeleri olan sular çayın tadını bozar! Plastik şişedeki su da doğal olarak plastik tadındadır.

Bazı musluk suları çay demlemeye elverişlidir. Önce musluk biraz açılmalı ve su akıtılmalıdır. Bekletilmiş suyla çiçek sulanabilir ama çay demlenmez! Çaydanlığın içine su koymadan önce bayat su kalmamış olmasına dikkat etmek gerekir.

Su kaynatılıp fokurdamalıdır. Ancak bu fokurdama 10 saniyeden fazla sürmemeli, yoksa içindeki fazla oksijen kaybolur. Kaynamış su demliğe dökülmeden önce demliğin mutlaka ısıtılmış olması gerekir, yoksa su dökülürken ısı kaybı olur ve soğur; çayı çay yapan kimyasal reaksiyon gerçekleşmez.

Su, çay yapraklarının üzerine dökülürken 90 derecenin altına düşmemelidir. En iyisi demliğe su koyup ısıtmaktır. Çayı demlemeden az önce bu su boşaltılır. Çay demlemenin en önemli ve zor anı kaynar suyun çayın üzerine döküldüğü andır. Su, çayın üzerine fokurdar haldeyken dökülmelidir.


Çay 2.5 dakika demlenirse uyarıcı, 5 dakika demlenirse sakinleştirici etkisi vardır. Demlenmiş çay porselen çaydanlığa boşaltılırken pamuktan bir çay ağı kullanılır ki, çayın içinde hiçbir çay yaprağı kalmasın! Çay yaprağı kalırsa demlenme devam eder ve tat bozulur. Demliğin, çaydanlığın ve çay bardaklarının metal olmaması ve deterjanla yıkanmaması gerekir. Metal çaydanlıkta yapılan çayın tadı da metal tadı olur.

Çay nasıl demlenirle ilgili yüzlerce sayfa dolusu bilgi var. Bu yazıyı yazmamın sebebi, çay yapmak gibi pek çoğumuzun çok basit olarak gördüğü işin bile inanılmaz ölçüde ayrıntılarının, inceliklerinin olduğunu söylemekti. Eğer bir iş iyi yapılacaksa onun üzerinde çok kafa yormak gerekir. "Çay nasıl demlenir" konusu, her şeyi yüzeysel algılayan, yüzeysel yaşayan insanlardan kurulu bugünkü baştan savmacı dünyaya ve özellikle ülkemize çok şeyler öğretebilir...

Baştan savmacı bir toplum olmaktan kurtulmak, yaptığımız işleri uyur gezerler gibi değil, bilinçle, büyük bir dikkatle, büyük bir titizlikle, meselenin derinlerine inerek yapmak için düşünsel bir devrim gerekiyor aslında. “Çay Nasıl Demlenir”den çıkaracağımız büyük dersler var. Bütün mesele ayrıntılardadır. Ayrıntılara önem vermeyen bir ülke az gelişmiş bir ülke olarak kalmaya mahkûmdur.

Bir tiyatro binasında “Fire Exit” yazısı görmüştüm. Orada “Yangın Çıkışı” yazıyor olmalıydı! Bu bir ayrıntıdır. Binlerce, yüz binlerce, milyonlarca ihmal edilmiş ayrıntı bir araya gelince ortaya “Az Gelişmiş” bir ülke çıkar… Tiyatromuzda binlerce ihmal edilmiş, düşünülmemiş ayrıntılar var. Yönetmenler titiz olmalı, yöneticiler titiz olmalı, oyun yazarları titiz olmalı, oyuncular titiz olmalı, seyirciler titiz olmalı… Ayrıntıları düşünmek zorundayız; bu aynı zamanda zekâmızın derinliğinin de bir ölçüsü olacaktır.

Mehmet Murat ildan

No comments:

Post a Comment